From Tradition to the Future: Cosmic Patterns
This series creates a meeting ground between the historical memory of the traditional Turkish carpet and the cosmic imagination of contemporary culture.
Anatolia’s millennia-old weaving tradition — bearing witness to the past through the language of motifs, symbols, and colors — now turns its gaze toward the sky.
Anatolia’s millennia-old weaving tradition — bearing witness to the past through the language of motifs, symbols, and colors — now turns its gaze toward the sky.
Each carpet in the series intertwines the symbols of the space and technology age — UFOs, robotic figures, spacecraft, and unknown beings — with the classical aesthetics of carpet art.
This fusion can be read as an expression of both cultural continuity and transformation.
This fusion can be read as an expression of both cultural continuity and transformation.
The color palette and pattern composition preserve the warmth and tactile richness of traditional carpet art while constructing a futuristic iconographic narrative.
This narrative invites the viewer into a dreamscape that oscillates between the familiar and the alien, the ancient and the modern, the earthly and the celestial.
This narrative invites the viewer into a dreamscape that oscillates between the familiar and the alien, the ancient and the modern, the earthly and the celestial.
“Cosmic Patterns” offers a surface experience that unites the craftsmanship of the past with the imagery of the future. Each knot carries within it the continuity of cultural heritage while embodying the contemporary human curiosity about the universe.
Gelenekten Geleceğe: Kozmik Dokular
Bu seri, geleneksel Türk halısının tarihsel hafızası ile çağdaş kültürün kozmik hayal gücü arasında bir karşılaşma alanı yaratıyor.
Anadolu’nun binlerce yıllık dokuma geleneği; motiflerin, sembollerin ve renklerin diliyle geçmişe tanıklık ederken, bu kez bakışını gökyüzüne çeviriyor.
Anadolu’nun binlerce yıllık dokuma geleneği; motiflerin, sembollerin ve renklerin diliyle geçmişe tanıklık ederken, bu kez bakışını gökyüzüne çeviriyor.
Seride yer alan her halı, uzay ve teknoloji çağının simgelerini – UFO’lar, robot figürleri, uzay gemileri ve bilinmeyen varlıklar – klasik halı estetiğiyle iç içe geçiriyor. Bu birliktelik, hem kültürel sürekliliğin hem de dönüşümün bir ifadesi olarak okunabilir.
Renk paleti ve desen örgüsü, geleneksel halı sanatının sıcak dokusunu korurken, ikonografik olarak geleceğe dair bir anlatı kurar. Bu anlatı, izleyiciyi tanıdık ile yabancı, kadim ile modern, yer ile gök arasında gidip gelen bir hayal alanına davet eder.
“Kozmik Dokular”, geçmişin el emeğini geleceğin imgeleriyle buluşturan bir yüzey deneyimi sunar. Her bir ilmek, kültürel mirasın sürekliliğini korurken, çağdaş insanın evrene dair merakını da içinde taşır.
